Bu iddia, üst düzey yetkililere dayandırılan haberlerle gündeme taşındı. İddialara göre, Çin'in Küba'ya elektronik dinleme tesisi inşa etmek için gizli bir anlaşma yaptığı ve bu anlaşma için milyarlarca dolar ödediği öne sürülüyor. Bu tesisin kurulması halinde, ABD'nin güneydoğu kesiminden elektronik iletişim verilerini toplayabileceği ve gemi trafiğini izleyebileceği belirtiliyor.
ABD Merkez Komutanlığı'nın (CENTCOM) Florida eyaletindeki Fort Liberty (eski adıyla Fort Bragg) ve Kuzey Carolina eyaletindeki diğer askeri üslerin, söz konusu anlaşma ve olası gözetleme faaliyetleri nedeniyle yakından izlendiği ifade ediliyor.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bu özel haber hakkında konuşamayacaklarını ancak Çin'in dünya çapında askeri amaçlara yönelik altyapıya yatırım yapma çabalarını yakından takip ettiklerini ve gerekli önlemleri aldıklarını belirtti.
ABD Senatosunun Dış İlişkiler Komitesi'nin Demokrat Başkanı Senatör Bob Menendez ise iddiaların doğru olması halinde bunun ABD'ye doğrudan bir saldırı anlamına geldiğini vurgulayarak, yönetimin bu duruma nasıl tepki vereceğini düşünmesi gerektiğini ifade etti.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in, Çin'e yapacağı ziyaretin bu iddialar nedeniyle iptal edilip edilmeyeceği ise belirsizliğini koruyor. Blinken, daha önce Çin casus balonunun ABD üzerinde düşürülmesi nedeniyle ziyaretini ertelemişti.
Bu iddialar, ABD ve Küba arasında tarihi bir gerilime neden olan Küba Füze Krizi'ni hatırlatıyor. Daha önce Sovyetler Birliği ile ABD arasında yaşanan bu krizde, SSCB'nin Küba'ya füze yerleştirmesiyle iki ülke arasında nükleer bir çatışma riski ortaya çıkmıştı.
Öte yandan, SSCB'nin geçmişte Küba'ya casusluk amacıyla bir casus üssü kurduğu bilinmektedir. Lourdes Adası olarak adlandırılan bu üs, Havana'nın hemen güneyinde yer almaktaydı. SSCB, ABD'yi hedefleyen parabolik antenlerle donatılmış olan bu üssü kullanarak elektronik istihbarat faaliyetleri yürütmekteydi.
Lourdes Adası, Soğuk Savaş döneminde ABD ve SSCB arasındaki gerilimin arttığı bir dönemde önemli bir stratejik rol oynamıştır. Casusluk faaliyetleri ve istihbarat toplama amacıyla kullanılan bu üs, o dönemde ABD ile SSCB arasında gerilimi daha da tırmandırmış ve Küba Füze Krizi'ne neden olmuştur.
Ancak, 2000'li yılların başında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in emriyle Lourdes Adası'ndaki casus üssü kapatılmıştır. Bu adım, Rusya'nın dış politika stratejilerinde bir değişiklik olduğunu ve Sovyetler Birliği dönemindeki casusluk faaliyetlerine son verildiğini göstermiştir.
EHA - Resul Özdil
